UV-C Lambaların kullanımı ve etkileri

Prof. Dr. Sermin Onaygil

Covid-19 virüslerini yok edebilecek bir yöntem olarak UV-C ışınım yayan lambaların kullanımı gündemdedir. Aslında bu lambalar uzun yıllardır su arıtmada ve hava dezenfektasyonunda kullanılmaktadır. Direkt temas halinde cilt ve göz üzerinde olumsuz etkileri bilindiği için, iyi tasarlanmış ve kontrol edilebilir sistemlerle birlikte kullanılmaları gerekmektedir. Mevcut uygulamalarda sadece ülkemizde değil, tüm dünyada bilinçsiz kullanımları olduğu gözlemlenmektedir. UV-C ışınım kaynaklarının kullanılmasında dikkat edilmesi gerekenler ve eksiklikler aşağıda özetlenmektedir.

• Sağlık açısından risk oluşturmayan bilimsel araştırmalara dayalı eşik sınırlar 254 nm için mevcuttur. 270 nm ve 222 nm için de bazı değerler açıklanmaktadır. Kaynakların risk eşik değerleri bilinen dalga boylarında ışınım üretmeleri gerekmektedir. UVR ölçümlerinde aletin kalibrasyon kaynağı olarak genelde 254 nm alçak basınçlı civa buharlı lamba kullanılmaktadır. Ölçülen ışınım dalga boyu kalibrasyon kaynağınınkinden farklı olduğunda %10 ila %50 arasında spektral uyumsuzluk hatası olabilmektedir. Bu nedenlerle LED’lerin mikrop öldürücü amaçlı kullanımları önerilmemekte ve virüs önlemede etkilerinin düşük olduğu açıklanmaktadır.

• Farklı dalga boylu UV-C kaynaklar kullanılması halinde, risk oluşturmayacak eşik sınır değerlerin (TLV) belirlenmesi gerekmektedir.

• UV-C ışınımların yoğunlukları ve çalışma süreleri cihazlara entegre sensör ve otomasyon sistemleri ile kontrol edilmelidir.

• Cilt üzerindeki etkileri konusunda araştırmalar olmasına rağmen, göz korneasında oluşabilen rahatsızlıkların önlenmesi için gerekli güvenlik eşiği konusunda araştırmalar yetersizdir.

• UV cihazların beyan edildiği şekilde sadece UV-C ışınım yaymama olasılıkları da vardır. UV-C yanında UV-A ve UV-B ışınımlar da yayılabilmektedir. Bu da cilt kanseri riskini artırabilmektedir.

• DSÖ tarafından kesinlikle cilt ve göz ile direkt temas olmaması, konutlarda kullanılmaması gerektiği konusunda uyarılar yapılmaktadır.

• Hastanelerde standart temizlik işlerinde kullanımları giderek artmasına rağmen, hala özel kullanım kılavuzu ve standart test prosedürü eksikliği mevcuttur.

• İnsan temasına kapalı oldukları için su arıtma ve iklimlendirme ünitelerine entegre kullanımları önerilmektedir. Bu tesislerde bakım ve diğer amaçlarla çalışan kişilerin özel koruyucu gözlük, eldiven, kıyafet kullanmaları gerekmektedir.


UV-C ışınımların olumsuz etkileri dalga boyuna, yoğunluğuna ve uygulanma sürelerine bağlıdır.

Mevcut literatür incelendiğinde, insan sağlığı açısından risk oluşmasını önleyici eşik sınır değerlerin detaylı olarak sadece 254 nm ışınımlar için mevcut olduğu anlaşılmaktadır.

Son günlerde bazı araştırmalar yapılıyor olmasına rağmen, Covid-19 virüsünün çoğalmasını önlemek için gerekli UV-C ışınım dozu yetkili kurumlar tarafından henüz açıklanmamıştır.

Covid-19 virüslerinin tamamen yok edilebildiğinden emin olunması şu an için mümkün değildr. Ancak influenza vb. virüsler için geçerli değerler kabul edilerek uygulamalar yapılabilir. Kullanılacak cihazların sadece beyan edilen dalga boylarında ışınım yaymaları ve yoğunluklarının yayılan ışınım ile aynı dalga boyundaki referans kaynak ile kalibre edilmiş ölçüm cihazı ile ölçülüp, doğrulanmış olması gerekmektedir.

Doğru uygulamalar için standart ve kontrollerdeki eksiklikler en kısa sürede tamamlanmalı, Covid-19 virüsüne etkili olabilecek yoğunluk ve uygulama süreleri net olarak açıklanmalıdır. LED’li uygulamalarda kaynağın spektrumunun tanımlanması ve mevcut tüm dalga boylarına göre araştırmaların yapılmış olması gerekmektedir.